Kariyer.net ve Kara Liste



İş ararken kara listeye girmeyin. Aman dikkat!

Merhaba. Bugünkü konumuz kariyer.netin sunduğu bir imkan olan ve şirketlerde kullanılan ‘’blacklist’’ mantığı olacaktır. Blacklist adı üstünde kara liste anlamına gelir. En özet tanımıyla da şirketlerin herhangi bir nedenle sizi kara listeye ekleme işlemi gerçekleştirmesi, dolayısıyla da o şirkete bundan sonra iş başvurusu yapamamanızdır. Kariyer.net dışında İK personellerinin şirket içinde oluşturduğu kendi kara listeleri bile çok rahat hazırlanabilir. Bu süreç bazen excelde hazırlanan basit bir tabloya bakar.

Kariyer.nette kara listeye eklenmişseniz size herhangi bir duyuru gelmez ve siz o şirketin açtığı ilanlara teoride başvuru yaparsınız ama kara liste’de olduğunuz için yaptığınız başvurular pratikte görülmez bile ve işin kötüsü sizin bundan haberiniz bile olmaz. Bir diğer dipnot hiç kimse de bu kişiyi neden kara listeye ekledin diye hesap sormaz ve hiçbir İK’da kariyer.net ilanlarında kimler kara listeye eklenmiş, kara listede ki kişileri listeden çıkarayım da başvuru yapsınlar diye güncelleme yapmaz.

İş arama süreci özellikle adaylar için yoğun psikolojik dönemin yaşandığı zorlu bir süreçtir. Aynı şekilde işe alımcı İK’larda yeni pozisyon açıldığında veya personel arayışı olduğu dönemlerde bu stresli durumdan nasibini alırlar. İşçi yeni bir işe girme telaşı yaşarken işveren de dolayısıyla insan kaynakları da o pozisyon için en uygun adayı bulmak, pozisyonu zamanında doldurmak ve işe aldığı personelin uzun süreli çalışacak en doğru kişi olma hedefini tutturma telaşı yaşar. İşte bunca telaş içerisinde özellikle adayların etik kurallara sığmayan davranışları onları kara listeye sokabilir.

Peki kara listeye girme nedenleri nelerdir?

- Mülakata habersiz ve mazeretsiz katılım göstermeme.

Öncelikle şunu başta belirteyim İK’ların işi aday elemek değildir arkadaşlar. Yani biz aday elemek için mülakatlara kişi davet etmiyoruz. Her iş her kişiye uygun olmayabilir, şirketi beğenmez, ücreti beğenmez, işi beğenmez bunlar son derece olağan şeyler ama size verilen randevu tarihi ve saatine mazeretsiz katılım göstermemeniz size handikap yaratır. Tabiî ki acil bir sağlık sorunu olur, acil başka bir işi çıkar bunlar önemli değil. Önemli olan eğer o gün içerisinde görüşmeye gelemeyeceğiniz belli olmuşsa bu durumu şirkete haber vermeniz gerekir. Randevu takvimi belli bir plana göre oluşturulduğu için size verilen görüşme saatine başka bir aday davet edilebilir. Oradaki insan kaynakları görevlisinin vaktini boşa harcama, o işe ihtiyacı olan, kriterlere uyan ve görüşmeye gidebilecek birinin de hakkına girme gibi davranış içerisine girebilirsiniz. Yazıya örnekleri kendi profilimden vermek istiyorum. Randevu verdiğiniz bir aday görüşmeye gelmeyip aradığınızda da ‘’görüşmemiz olduğunu unuttuğum için gelmedim’’ derse bu kişi kara listeye 1 adım yaklaşır. Ben herkese şans tanıyan ve herkesin bir şansa sahip olduğuna inanan biriyim. Böyle bir durumda bile 1 kereye mahsus randevu tarihini güncellerim ama bundan sonraki süreçte aday 2. randevuya da gelmeyip, telefonları açmadığında da kara listeye girmiş olur. Turnover oranı yüksek olan işlerde bunun standartı 3 olabilir. Adaya 3 defa randevu verilip katılım göstermediyse kara listeye çok rahat girmiş olur, onun dışında kurumsal ve çok uluslu şirketlerde bu ortalama 1’e bile düşebilir. Sözün özü etik kurallara özen göstermek adına o işte çalışmaktan ve başvuru yapmaktan vazgeçseniz bile en azından arayıp gelmeyeceğiniz belirtiniz. Eğer belirtmezseniz ve kara liste olayı yaşanırsa bir daha o şirkete başvuru yapamazsınız.

- İşe alındıktan sonra işe gelmeme

İnsanoğlu çözmesi zor bir kişiliktir ve ilginç davranış kalıplarında bulunabiliyor. Görüşmelerin olumlu geçtiği aday ilk iş gününe mazeretsiz gelmeyebiliyor ve aradığınızda da başka yerden iş teklifi geldi oraya başlayacağım diyebiliyor. Bu 2. madde de yapılan etik davranış hatası sizi mülakata mazeretsiz gelmeme nedeninden daha kolay kara listeye ekletebilir. Tüm işe alımlar, alınacak kişi sayısı, personellerin başlayacağı tarih, oryantasyon listesi ve planı, açık pozisyon sayısı hep bir plana dayanmaktadır. Siz işe alınıp keyfi işe gelmediğinizde sizi plana dahil ederek oluşturulan tüm bu süreçler domino etkisi gibi devrilmektedir. Ben her zaman için yedek personel oranını hesaplarım ve yedek alırım ama dediğim gibi işe alınıp daha ilk iş gününde kendilerine kafa izni veren personellerin bir daha o şirkette işe başlama oranı sıfıra yakın oluyor. 

- Sosyal medya da şirket hakkında olumsuz görüş ve paylaşımlar

Diyelim ki x bir çalışan var. Bu çalışanınız herhangi bir nedenden dolayı sizin şirketten ayrıldı. Ayrılık nedeni ister iş sözleşmesinin feshi (çıkarılma) isterse istifa olsun bu x kişi facebook, twitter, tumblr, bilimum forum sitelerinde çalıştığı son şirketi karalayıcı ve olumsuz görüşler yazdı diyelim. Gün geldi aynı x kişi hayat şartlarından dolayı tekrar sizin şirkette çalışmak için iş başvurusunda bulundu. Siz bir işveren veya İK olarak o kişiyle çalışmak ister miydiniz? Sağduyulu her insanın vereceği cevap gibi çok az kişi tekrar çalışmak ister ve o kişi bu davranışlarından dolayı kara listeye eklendiği için tekrar başvuruda bulunamaz.

- Mülakat esnasında İK’cıyla tartışma, hakaret, kavga etmek

Sayacağım son madde çok fazla yoruma açık kapı bırakmıyor bence. Bazen öyle kişilerle muhatap olabilirsiniz ki, telefonda mülakata davet etmek için aradığınızda sizinle tartışabilir, mülakatta şirketi veya sizi küçük düşürücü hakaretlerde bulunabilir, iş görüşmesine amaçsız gelip görüşmede trollük yapabilir. Bu tarz kişi ve hareketlerde kara listeye eklenme nedeni olabilir. 

Sonuç olarak iş arama ve aday işe alma ciddi bir iştir. Bu süreçleri çocuk oyuncağı gibi görüp ilanlara öylesine başvurma, randevu verilip 3 defa gelmeme, işe alınıp habersiz başlamama gibi işlemler yaparsanız hiç kimse de gözünüzün yaşına bakmaz ve mimlenmiş olursunuz, etik olmaz. Başta da dediğim gibi hiçbir İK aday elemekten zevk almaz veya kişi elemek için mülakata çağırmaz. Aynı şekilde şirkete uzun yıllar katma değer yaratacak kişileri işe almak için onca emek, zaman, para harcanmaktadır. Her zaman dediğim üzere şirketler gelip geçici, insan ilişkileri baki kalır. Sizde hiçbir zaman çıktığınız kapıyı sertçe kapatmayın belki bir gün o kapıyı tekrar çalmak durumunda kalabilirsiniz.

Saygılarımla, 
iKMania

0 comments: