İşe iade davası nedir?
Merhaba. İşe iade davası, iş akdi geçerli bir neden olmadan fesih olan kişinin mağduriyetinin giderilmesi adına açılacak dava türünü ifade etmektedir. Çalıştığı kurum veya kuruluştan haklı bir neden olmaksızın çıkarılan bireyler işe iade davası açarak bu mağduriyetini giderebilirler.
İşe iade nedir?
İşe iade davası nasıl açılır?
İş akdi bir sebep gösterilmeden feshedilen ya da fesihte belirtilen sebebin doğruluğu kabul edilmeyen durumlarda, işten atılan kişiler, işe iade davası şartlarını yerine getirerek davayı açabilmektedir. Dava işe iade dilekçesi ile birlikte iş mahkemelerine açılır. İşe iade davasının açılacağı yer ise işverenin ya da iş yerinin bulunduğu yerdeki iş mahkemeleridir. Her yerde iş mahkemesi bulunmadığından, iş mahkemesi olmayan yerlerde işe iade davası asliye hukuk mahkemelerine açılmalıdır. İşe iade davası açmak istiyorum diyen kişilerin davayı açmadan önce dava için gerekli şartları yerine getirmeleri gerekir. Bu noktada işe iade davası açılabilmesi için bir takım şartlar vardır. Davanın ne kadar sürede açılacağı, işe iade davasını kimlerin açabileceği, kimlerin işe iade davası açamayacağı gibi hususlar 4857 sayılı iş kanunu içerisinde belirtilmektedir.
İşe iade davası şartları nelerdir?
Öncelikle haksız nedenle iş akdi feshedilen kişinin işe iade davası açabilmesi için işyerinde 30 veya daha fazla kişinin çalışıyor olması gerekir. İşverenin aynı işkolunda birden fazla iş yerine sahip olması durumunda işverenin tüm çalışanları toplamı 30’dan fazla olmalıdır. Örneğin market zinciri bir işyerinin her marketinde çalışan sayısı 30 olmak zorunda değildir. Bu işverene ait tüm marketlerde çalışan sayısı 30’u buluyorsa birey işe iade davası açabilir. İşverenler toplam çalışan sayısının 30’u geçmemesi için muvazaalı bir şekilde yan kuruluş açma yoluna gidebilmektedir. Bu gibi durumlarda diğer işyerlerinin de aynı işverene ait olduğu ispat edilebilmektedir.
İşe iade davası açmak istiyorum diyen kişinin en az altı aylı bir kıdeme sahip olması gerekir. Altı aydan daha az kıdeme sahip kişiler işe iade davası açamazlar. Burada da yukarıda vermiş olduğumuz örnekten yola çıkarsak işverenin marketinde çalışan kişi açısından, aynı işverene ait farklı bir markete transfer olma durumunda kıdem, ilk başladığı marketle birlikte hesaplanır. Yani aynı işverene ait firmaya girildiği ilk günden itibaren kıdem başlar.
Haksız yere işten çıkarılan kişi ile işyeri arasında belirsiz süreli iş sözleşmesi olmalıdır. İşverenler sıklıkla, iş güvencesi ve kıdem tazminatı gibi konularda kanunu aşma yoluna gitmek amaçlı, belirsiz süreli işlerde de belirli süreli iş sözleşmesi yapabilmektedir. Burada işten çıkarılan kişi her ne kadar belirli süreli iş sözleşmesi ile firmaya bağlı olsa da yapılan işin belirsiz süreli olması ve işverenin sözleşmeyi her yıl tekrar yenilemesini öne sürerek işe iade davası açabilmektedir.
İşe iade davası açabilmek için işveren tarafından iş akdinin feshedilmesi gerekir. Bu anlamda kendisi istifa etmiş bir kişi işe iade davası açamaz. Fesih bildirimi işveren tarafından yazılı ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtilerek yapılmış olmalıdır. Çalışan kişinin iş akdini yani iş sözleşmesini kendisinin feshetmesi durumunda işe iade davası açması mümkün değildir. Kimi zaman iş akdinin kim tarafından feshedildiği belirli olamayabilir. Bu gibi durumlarda iş kanunu hükümlerince olay kendi içerisinde incelenerek değerlendirme yapılmaktadır.
İşe iade davası açılabilmesi için fesih, geçerli bir sebep dışında gerçekleşmiş olmalıdır. Hangi durumlarda iş akdinin feshedileceği 4857 sayılı iş kanunu içerisinde yer almaktadır. Bu haller dışında kalan fesihler, haksız nedenle iş akdinin feshi kapsamında yer alacaktır.
İşe iade davası, işletmenin bütününü sevk ve idare eden işveren vekili sıfatında ya da işveren vekili yardımcısı sıfatındaki kişiler tarafından açılamayacağı gibi, işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisi olan kişilerce de işe iade davası açılamaz. Bu noktada özellikle yönetici ya da idari vasfa sahip bireylerin iş tanımları doğru bir şekilde tespit edilmeli ve işe iade davası bu şekilde açılmalıdır.
İşe iade davası nerede ve hangi mahkemede açılır?
İşe iade davalarında davanın açılacağı yer, işverenin yâda işyerinin bulunduğu adresin bağlı olduğu mahkemelerdir. O yüzden bireylerin yetkili mahkemeyi doğru tespit etmeleri önem arz eder. Zira işe iade davası istenilen yerde açılamayacağı için yetkisizlik kararı alınması ihtimali vardır ve bireyler bu nedenle zamansal olarak mağduriyet yaşayabilirler. İşe iade davasının açılacağı mahkemeler ise öncelikle iş mahkemeleridir. Dava işyerinin yâda işverenin adresinde bulunan iş mahkemelerinde açılmalıdır. Fakat iş mahkemesi her yerde bulunmayabilir, özellikle kırsal kesimler ya da görece küçük yerlerde iş mahkemesi bulunmadığından işe iade davası açılacak mahkeme, asliye hukuk mahkemesi olmaktadır.
İşe iade davası ne kadar sürede açılmalıdır?
İş sözleşmesi feshedilen kişi 4857 sayılı iş Kanunu’nun 20. maddesine göre işe iade davası açmak için 1 ay içerisinde başvuru yapmalıdır. Bu süre zarfında iş akdinin haksız nedenle fesih edildiği kanusundaki kişi işe iade davası açmaz ise, dava açma hakkı düşer. Burada dikkat edilmesi gereken husus, ihbar süresi geçtikten sonra bir aylık süre olmayıp, fesih bildirimi yapılması ile birlikte bir ay içerisinde işe iade davası açılabileceğidir.
Kimler iade davası açabilir?
İşe iade davası açma şartları, iş kanunu içerisinde belirlenmiştir. Buna göre haksız nedenle iş sözleşmesi feshedilen kişilerin işe iade davası açabilmeleri için bağlı olduğu işyerinde ya da işverene ait aynı iş kolundaki işyerlerinde en az 30 çalışan bulunması, iş kanunu kapsamında çalışan işçi olmak, belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışmış olmak, iş sözleşmesinin işveren tarafından feshedilmiş olması, en az altı ay kıdeme sahip olmak, iş sözleşmesinin feshinin bir haklı bir nedene bağlı olmaması, işveren vekili olmamak… Şartlarını yerine getiren herkes işe iade davası açabilir.
İşe iade davası avukatı tutulmalı mıdır?
İşe iade davalarında avukat tutulması zorunlu değildir. Fakat bilinmesi gerekir ki bu dava türü karmaşık ve zor bir süreci ifade edecek ve birçok hukuki prosedürü de beraberinde getirecektir. Bu süreçte işe iade avukatı tutulması bireylerin haklarını koruyacağından dolayı, işe iade davası avukatı tutulması önerilir. İşe iade davası avukatları müvekkillerinin haksız nedenle işten çıkarıldığını ve yaşadığı mağduriyeti mahkemede hâkim önünde kanıtlayarak, bireyin işe iadesini ya da işe başlatmama tazminatını alabilmektedir.
0 comments: