Kendinizi 5 yıl sonra nerede görüyorsunuz?

- Kendinizi 5 yıl sonra nerede görüyorsunuz? - Sizin koltuğunuzda diyerek yavaşça sandalyeden kalkın ve Star Wars'un Imperial March fon müziği eşliğinde gururlu ve zafer kazanmış komutan edasıyla kapıya doğru yürüyün ve mülakatı orada bitirin! İşin şakası tabi siz öyle yapmayın ama şunu bilin ki; eğer bu soruyu herhangi bir mülakatta duymuşsanız karşınızda acemi bir İK çalışanı vardır. Google'a ''mülakatlarda en sık sorulan sorular'' yazıp çıktısını alıp sırayla bu soruları size soruyor demektir. Yıl olmuş 2016 hala daha mülakatlarda bu tarz sorular sorulmasını tasvip etmiyoruz. Peki bu soruyla ölçülmek istenen nedir? Soruyu soran İK’cının öğrenmek istediği asıl şey sizin kariyer hedefleriniz ve daha da önemlisi şirkette uzun süreli bir beklentinizin olup olmadığıdır. İK departmanında performans hedefleri olduğu için işe en uygun adayı seçmek isterler. İK’cının unutmamalıdır ki işe en uygun ve turnover riski yaratmayacak adayı seçme kriterleri de bu soruda yatmamaktadır. Bu soruyu duydunuz diyelim, cevabı nasıl vermelisiniz? Bu soruya iş hayatınızla ilgili kariyer hedefini göz önünde tutarak cevap verin. Özel hayat endeksinde ''5 yıl sonra kendimi güneyde organik domates yetiştirirken görüyorum'' şekline bir cevap elenme nedeni olacaktır. Şirketin yapısını göz önünde bulundurarak ileride gelmek istediğiniz bir nokta belirleyip cevap verebilirsiniz. Tabi ki bu noktada sizin başvuru yaptığınız ilan kriterleri, meslekte kaçıncı yılınızı doldurduğunuz ve hatta yeni mezun mu deneyimli mi olduğunuzun yanı sıra yaşınız bile bu soruya verilecek cevabı şekillendirmektedir. Hak verirsiniz ki 40'lı yaşlarındaki kişilere kendinizi 5 yıl sonra nerede görüyorsunuz sorusu sorulmaz. Eğer yeni mezun ve deneyimsizseniz bu soruya ''kariyer basamaklarını teker teker çıkmak istediğim için öncelikle mevcut pozisyonumda en iyisi olup adım adım kendimi geliştirerek şirketime katma değer yaratıp ilk 1 senede işimi tam anlamıyla kavramak, 3 senede uzmanlaşmak ve 5 senede birim yöneticisi olmak istiyorum'' gibi vurucu afilli cümlelerle cevap verebilirsiniz. (Eğer benim gibi ağzınız iyi laf yapıyorsa bu tarz cümleleri daha da afilli hale getirip vurucu özelliğini arttırabilir, kişisel pazarlamanızı tavan yaptırabilirsiniz) İK'cılar bu soruya alternatif olarak ne sorabilirler? Ben gerek mavi yaka gerek beyaz yaka alımlarında olsun daima ''yetkinlik bazlı, davranışsal değerlendirme ve star teknikli'' mülakat soru ve türlerinden yanayım. Bu tarz bir klasik soru yerine davranışsal değerlendirme sorusu sorulabilir. Özellikle y kuşağı için ben bu soruyu ''kendinizi kaç yıl sonra yönetici olarak çalışacak yetkinlikte görüyorsunuz?'' şeklinde soruyorum. Bu soru neden tedavülden kalkmış bir sorudur? Belki İK Yönetimi ilk çıktığı yıllarda bu soru geçerliliğini koruyup belli bir yetkinliği ölçmeye yarıyordu ama günümüzde bu özelliğini çok açık ki kaybetti. Bu soru yönlendirici bir sorudur ve benim nazarımda bu soruyu sormak ''Türkiye'nin başkenti Ankara'dır değil mi'?'' sorusuyla eşdeğerdir. İkisinin de cevabı bellidir ve direkt yönlendirici bir sorudur. Bu soruyla herhangi bir yetkinliği ölçmüş olamazsınız.